İnsanları futboldan soğutmayın!
Kocaelispor’u yakından takip eden, değer verdiğim bir kardeşim…
Mustafa Çeliksoydan…
Bir dönemin en hızlı, atarlı gençlerindenmiş… Akrabaları şehrin kulağı kesik kişileriymiş.
Öğretmen Betül hanım ile evlendi, dünyalar tatlısı Sedat ve Rüya adında iki evlat sahibi oldu… (Allah bağışlasın)
Erdem müdürüm tanıştırmıştı ve ilk oturduğumuzda çok ciddiydi ancak tanıdıkça onu çok sevdim.
Mustafa, Bülent Badiş’i de çok sevdiğini söylüyor. Çok iyi bir kaleci olan Bülent’e “Kolsuz” lakabını takan kişi de kendisidir.
Mustafa ile zaman zaman Kocaelispor’u konuştuğumuzda “Ali abi… Artık ayaklarım gitmiyor. Bizim ne oynadığımız belli değil. Erzurum maçına geldim, pis pis sigara dumanını yedim, kazandık ama pişman oldum. Zor yırttık. Manisa maçına gelseydim delirirdim her halde. O yüzden hiç bedavadan strese giremem, tribün işini saldım abi” dedi.
Bu şekilde konuşan sadece Mustafa değil…
Etrafımda böyle çok taraftar var.
İnsanlar Kocaelispor maçlarında gerilmekten usandı.
Oyunu ve mücadeleyi beğenmiyorlar. Özellikle iç sahada rakibi kovalayan bir Kocaelispor görmek hiç istemiyorlar.
Şunu herkesin çok iyi bilmesi lazım ki, Kocaeli zor bir şehirdir, Kocaelispor camiası da zor bir camiadır.
Başkanından hocasına, yönetiminden futbolcusuna herkesin bunu bilerek hareket etmesi gerekir.
Yıllardır bu şehir baskın ve agresif futbola hasret ve bu nedenle de maç içindeki çabuk homurdanmalar ister istemez kendisini gösterir.
Açıkçası şehir olarak çok da tepki göstermiyoruz.
Birileri hazır parayı dağıtacak biz ise sürekli transfer yapıp gönlümüzü eğlendireceğiz diye takılıyoruz.
Kocaelispor ile gerçek anlamda dertlenen insanların sayısı çok değil aslında.
Zaten millet geçim derdinde… Gergin yani… Bir de Kocaelispor ile fazladan gerilemez!
Kocaelispor kayıp yaşadığında ertesi gün hiçbir şey yokmuş gibi uyananların sayısı az değil.
Kısacası, sayımız çok yok aslında. Olsaydı, bugün yanlışları çat çat kişilerin yüzlerine vuran bir şehir olurduk.
Açıkçası Mustafa ve onun gibilerinin sayıları artıyor.
Ligin en pahalı takımının oyun ve mücadele olarak beklentilerin altında kalmasının altında yatan hususları masaya yatırmak lazım.
Para mı, teknik taktik mi, duygu mu, aidiyet mi?
Nerede eksiklik varsa burada akan kanı durdurmak zorundayız.
Ya da tıkanan yerleri keseceksin.
Bizim ayaklarımız kesileceğine işin sahiplerinin ayakları kesilsin!
DERİNCE’YE GÜVENİN!
Bu takıma yani Belediye Derincespor’a güvenmek zorundayız.
Çünkü oradaki çocuklar bizim çocuklarımız ve başarılı olmaları için üzerimize düşen ne varsa yapmak zorundayız.
Arnavutköy maçını yerinde izledim ve bizim çocukların canlarını dişlerine nasıl taktıklarına yakından şahit oldum.
Dediğim gibi Aksaray maçı kazaydı ve o maçın suni bir skorla bittiğinin en somut göstergesi Arnavutköy maçıydı.
Cumartesi günü Erbaaspor ile çok kritik bir maça çıkacağız.
Kesinlikle 6 puanlık bir olacak ve bu takımı desteklemek için tribündeki yerimizi almamız gerekiyor.
İki profesyonel takımımızdan birisi olan Derince’nin ayakta kalması için bize ihtiyaçları var.
Ali Köksal - Nokta Gazetesi